21 Nisan 2013 Pazar

Enver Paşa'nın Şehadeti

Enver Paşa'nın öldürülmesinde rol oynayan Agabekoff, Avusturyalı yazar Gustav Krist'e Enver Paşa'nın nasıl öldürdüğünü anlatıyor.

‘'Enver Paşa’yı yakalamak zorundaydık. Ama bu kolay bir iş değildi. Çünkü o sürekli yer değiştiriyordu. O nedenle ona gizli olarak yaklaşmayı planladık. Ben seyyar satıcı kılığına girdim. Bu şekilde amacıma ulaşabilirdim. Taşkent ve Buhara’ya gidip küçük eşyalar ve bir eşek satın aldım, bunlarla Karschi’ya gittim. Burada beni G.P.U’dan (gizli servis) bir ajan beni bekliyordu. Bu ajanın görevi, benimle Kızıl Ordu arasında ilişkiyi canlı tutmaktı. Doğu Buhara’ya giderken savaşın buraları ne hale getirdiğini gördüm. Gelişmekte olan bir kent çöle dönmüştü.

Husar’da görevimize başladık. Satmak için aldığımız eşyaları ortaya çıkardık ve şehirde kalabilen az sayıdaki insana sunduk. Husar’da, bize yardımcı olabilecek, şüphe uyandırmayan ve her yerde tanıdıkları olan Özbek bir ajan bulduk ve bir süre sonra Denau’ya doğru yola çıktık. Denau’ya geldiğimizde burada çatışmaların hala sürdüğünü gördük. Husar’dan aldığımız ajan çevreyi araştırmaya başladı ve kısa sürede Enver Paşa’nın saklandığı yeri öğrendi. Seyyar satıcı rolümüzü iyi oynuyorduk, kimse bizden şüphelenmedi.

Bu şekilde Enver Paşa’nın yaşadığı evin bulunduğu köye geldik ve evin yanına kadar sokulduk. Ev sıkı bir şekilde korunuyordu. Yeni mal alma bahanesiyle yardımcım rolündeki ajanı Denau’ya, Kızıl Ordu’ya haber vermesi için gönderdim. Yardımcım kumandanlığa Enver Paşa’yı bulduğumuzu haber verecekti. Özbek ajan ve ben köyde kalmıştık.

Beş gün sonra yardımcım geri döndü ve buraya gelmek üzere bir süvari birliğinin hazırlandığını söyledi. Biz köyü terk etmek üzere hazırlandık ve gece yarısı yola çıktık. Köye birkaç kilometre uzaklıkta, yolda askerlere rastladık. Kumandana köyün planını verdik ve Enver’in evini tarif ettik. Askerler köyü çembere aldıktan sonra sabah 7’de saldırıya geçti. Enver’in adamları bizim makineli tüfeklerimize dayanamayacaklarını anladılar. Enver durumu hemen kavradı ve adamlarına, kendisinin dağlara kaçıncaya kadar onları oyalamasını söyledi. Enver 50 kadar adamıyla birlikte köyün diğer ucuna doğru kaçmaya başladı. Ancak buraya konuşlanan Kızıl Ordu birliği onları ateş altına aldı. Burada kısa ama kıyasıya bir çatışma başladı. Enver vuruluncaya kadar aslan gibi dövüştü. Sadece iki kişi kaçmayı başardı. Ruslar ellerindeki palalarla hepsini doğradı. Kumandanlar hariç, koca tümen kimlerle savaştığını bilmiyordu. Daha önce Enver Paşa’ya hizmet etmiş olan Dunow, ölenler arasında Enver’i tanıdı ve bunu askerlere bildirdi. Bir pala darbesiyle Enver Paşa’nın başı vücudundan ayrılmıştı. Başsız vücudun yanında küçük bir Kuran bulunuyordu. Belli ki, Enver savaşırken elinde bu Kuran vardı. Daha sonra bu Kuran, ‘karşı devrimci EnverPaşa’ dosyasının içine konularak Taşkent’teki G.P.U. ‘ya gönderildi.''

(Kaynak: Avusturyalı Yazar Gustav Krist, Kitap: Allein durchs verbotene Land-Yasak Ülkeden Yalnız Başına Geçiş- Bölüm: So Starb Enver Pascha -Enver Paşa Böyle Öldü-)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder