TÜRK GELIN ( 11 )
Pervin, Önder´i ilk kez gördügünde okulun ilk
haftalariydi. Daha sinifta iki arkadasla tanismisti, herkeste bir telas vardi. Ilk vize nasil olacakti? Ne kadar calismalari
gerekti ki, iyi bir not almalarina yetsin? Derse giren hemen her hocanin ders
sonunda bir sürü kitap ismi verip cikmasi, sadece Pervin´i degil herkesi
endiselendiriyordu. Ögrencilerinde cogunun imkanlari kisitli oldugundan bu
bayagi zor bir seydi; üniversitede tahsil yapmak. Dersler ilerlerken Pervin´de
daha sonraki 4 yil boyunca neredeyse yapisik kardesler olacagi diger kiymetli
arkadaslariyla tanismisti. Pervin´in sevgili arkadaslari Ibrahim, Nazim, Ali
Osman, Gülsüm, Emine, tabii bu kadroya sonradan Önder de katilacaktir. Pervin ve
arkadaslari bunun üzerinden gelebilmek icin su sekilde anlasmislardi: Herkes
kitaplardan bir ve ya ikisini alip okuyacak; digerlerine son derece detayli
özetleyecekti. Bu planlari gercekten sonuc vermis; bir anda, hep birlikte
durmadan, iyi not alan ögrenciler olarak ismen belirginlesmeye baslamislardir. Hatta,
sonradan ögrendigine göre hocalar kendilerine isim bile takmistir; her zaman
birlikte gezdiklerinden. Adlari“ is bitiren cocuklar „ bu okul bitene kadar da
öyle olmustur.Onlari uzaktan izleyen sasirirdi; cünkü her daim biri konusur,
dakikalarca digerleri cit cikarmadan sessizce dinlerlerdi. Eger derste yada
disarda birbirlerine ögretmenlik yapmiyorlarsa mutlaka kütüphane, külliyelere
ve imkanlar dailinde seminerlere katilip üniversite yasamina uyum saglamaya
calismislardi. O yüzden; cok cabuk takdir görmüslerdi hocalardan.Okul bitene
kadar; pek cok ögrenci hocalari sadece derslerde görürken, bunlari hocalar
cagirtirdi assistanlari araciligi ile odalarina, kagitlara entersan seyler
yazdiklarindan.Tabii bir de, benzer seyler yazdiklarindan olsa gerek. Pervin o
grubundaki sanslilardan biri, olup bölüm baskani tarafindan cagirilmisti;
yaptigi bir harita calismasindan dolayi. “ Herhalde paylanacagim „ diye gitse, bir dolu övgü isitmisti. Hoca
odasinda bulunan diger iki profesöre de bu kiza iyi dikkat edin, isini
titizlikle yapan biri diye. Pervin, o iltifati hayatinin sonuna kadar
unutmayacaktir; cünkü aldigi en güzel iltifatti. Sonradan görecektir ki oda da
bulunan baska birisi de sonradan arkadas grubuna katlacak olan Önder´dir .
Pervin ve arkadaslari, onu yasinin biraz büyük oldugundan ve hep James Bond
cantasiyla dolasmasindan assistan yada arastirma görevlisi saniyorlardi; ta ki
ilk vize ye kadar.
Pervin, ilk vize imtihani icin kalan son 10 dakikaya bile
elindeki notlari hafizlamaya calisirken kulaginin dibinde kendisine“ burada ne
ariyorsun „ diyen sesle irkilir.Pervin, kimseyle kensiyle sen diye hitap edecek
bir arkadasi olmadigindan, kaslari catik ve icinden bu ne ukalalik diyen edayla
kafayi kaldirir. Gördügü odadaki kisilerden biridir ve muhtemelen hocanin
assistanlarindan biri oldugunu tahmin ederek“ efendim, afedersiniz calismamdan
emin olmadigim icin hala okuyordum „ diyerek alelacele notlari
kaldirir. Önder´in "sinav henüz baslamadi degil mi? „ sorusu üzerine Pervin “ siz
ögrenci misiniz ben sizi asistan sanmistim? „ demesi üzerine Önder
ögrenci oldugunu teyyid etmis ve kendisini tanitmistir. Kisa süren
konusmada onun hic kimseyi tanimadigini ögrendiginden, imtihandan sonra Pervin
onu kendi arkadaslariyla tanistirmistir. Böylelikle, zaman zaman uzayip kisalan
calisma gruplarinin cekirdek kadrosu olusmustu.
Sonradan Önder, harita meselesinden sonra seninle mutlak
tanismam gerektigine karar vermistim, cünkü, büyük bir ihtimalle sinifin en
iyilerinden olacaktin, o yüzden de sana yabanci oldugumu söylemedim; nereli
oldugumu sordugunda Nigdeliyim dedim ki, benden uzaklasmayasin diye. Gerci
Pervin o Nigdeli´yim dese de, onu dogudan gelen biri diye tahmin etmistir sivesinden, o yüzden de fazla
irdelememistir. Cünkü, zaten soru yüzeysel bir sorudur; hic farketmezdi, hangi
sehirden olduklari, sonucta hepsi Anadolulu degil mi idi?
Bu sekilde ilk tanisikliklari baslamis,onu tatillerde devam
eden arsiv calismalari takip etmis ve
sonunda Pervin´ in cok kaba ve ukala buldugu Önder; arkadaslar arasinda söyledigi
Rusca ve Farsca sarkilar sayesinde, güzel sessiyle onun kalbini calmistir.
Okul bitene kadar bütün arkadaslarindan saklamislardir. Pervin´
in ilk defa da bir erkek arkadasi
oluyordur ama Pervin hic rahat degildir.Vicdan azabi cekmektedir ;cünkü zaten
flirt toplumda hos karsilanilan bir durum degildi ve ayrica Pervin´in babasi
her zaman“ kizim güzel kiz oldun, elbet sana yanasmak isteyen, begenenler
cikacaktir karsina, sakin merak edipte, okulu ihmal etme, kendini sadece
okuluna konsantre et. Eger, iyi bir derece ile bitirirsen, iyi bir isin, iyi bir
kazancin olur. Hayatta o zaman kimse seni adinla degil, Pervin Hanim yada Hanimefendi
diye cagirir. Nerede olmak istiyorsun, kendini nerede bulunmaya layik
görüyorsun; iyi karar ver evladim „ diyen söylemlerini ki, ( bu söylemleri
babasindan bozuk plak gibi duymaktaydi hep) yerine getirememekten, babasina
verdigi sözü kismen tutmamis olmaktan üzüntü duymaktadir. Duygusal cok
ikilemlerin arasinda kalsa da Önder´le olan arkadasliklari sürmüstü.
Bu arada Pervin,yurttaki bir kizarkadasiyla birlikte bir sohbet
sirasinda gördükleri bir gazete ilanindan ani olarak hosteslik sinavina
basvurmuslardi, sanslarini denemek icin. Zaten, hemen her hafta bir yerlere
müracaat ediyorlardi is icin .Cünkü, yüksek lisans ve ögretmenlik sanslarini
kaybetseler ellerinde baska sanslari olsun diye.
Güzel tesadüftür ki, Pervin sinavi kazanmis ama fikrin
sahibi olan arkadasi kazanamamistir. Bu güzel tesebbüs sayesinde hayatinda ilk
kez de bir ucagi, degil ucmak, ilk kez icinden görecekti. Ayni fakültede Türkoloji okuyan arkadasi cok
üzülmüstür. Pervin ona“ sen merak etme; ben Pervin´sem seni oraya aldiracagim „
bekle de gör der.Ve bir yila kalmaz gösterdigi basaridan kabin amirligine
yükselen Pervin, sözünde durarak yeni alinacak hostes adaylari arasina kendi
arkadasinida koydurmayi basarmistir..
:) çook keyifle okudum. iş bitiren çocuklar. yani pervin, okulla hostesliği bir arada mı götürmüş oldu. ne ilginç ne güzel. :)
YanıtlaSilEvet deeptone.Pervin, hostesligin yanisira bir de hobi olarak yürüttügü arsiv calismasini ki( Osmanlida cikan ilk gazetelerden-1957 kadar ki zaman zarfindaki gazeteleri taramis mühim haberleri fislemistir 3 yil boyunca) birarada götürmüstür.Bu, daha sonraki hayatina sirayet etmis ve her zaman iki yada üc isi birarada yapar olmustur.Ilginc bir kisiliktir Pervin, kendine mesguliyet cikarmakta üstüne yoktur.Tesekkürler alakaniz ve güzel yorumunuz icin.
SilHer zamanki gibi çok güzel bir anlatım. Pervinin kendine güveni ve çalışkanlığı sayesinde başarıya adım adım yaklaşmaktadır.
YanıtlaSilSizi kutluyorum ve güzel yazı dizinizin 12. bölümünü merakla bekleyeceğim. Sevgi ve saygılarımı sunuyorum efendim...
Övgü dolu yorumunuz icin tesekkür ederim.Umarim diger bölümlerde de ayni begeniyi size sunabilirim. Hürmetlerimle
SilBaşarılı olmak zorunluluğu her insanın yüreğinin kıvrımlarında dolaşmalı, hücrelerine sinmeli. Başarıyı getirsin. Okul yaşamında "ekip" çalışması, yine bir ekip çalışması olan "hostes"lik mesleğine de yansımıştır kuşkusuz. Burada öne çıkan, "arkadaş" sevgisi, güven ve bu bağlamda başarma arzusudur. Pervin'in "baba"sının öğütleri başarıda etkendir bence. O baba biliyordu ki "başarı" hak etmeyi ve hak ettiğini almayı getirir. "Hak etmediğini asla alma" düşüncesidir ki Pervin'e "başarması" bağlamında telkinde bulunmuştur. Bir yandan okul diğer yandan hosteslik mesleği, kazanmanın önemini vurgulamakta ve bu yönüyle örnek teşkil etmektedir. Anıları ve hayatı kaleme almak, başkalarını değil kendini anlatmak, pişmanlıklara, övünçlere tekrar zihinde kavuşmak, giden zamanı tekrar değerlendirmek, kaybedilen değerleri ya da pişmanlıkları sorgulamak. Düşünce ve duyguları, doğru ve yanlışları yüzleşerek tekrar ele almak. Dünü yaşarken geleceğe yön vermek...
YanıtlaSilÇok şey var yazılacak...Lakin...Parçalar tamamlandıkça gerçekleşecek bu...
Yüreğine sağlık...
Saygılar.
Efendim ne diyecegimi bilemiyorum bu güzel yorumunuz karsisinda.Tek kelimeyle analiz gücünüze de hayranim. Evet maksadim aslinda buydu yeniden yüzlesmek kendimle.Olabildigince objektif olacagim o yüzden.Sirf benim begendigim yanlarim degil cokca da ,acizliklerim,aptallilarim,hatalarim, debelenmelerimle en nihayetinde büymemin hikayesi olacak eklendikce. O yüzden hayatimin hicbir rengini kamufle etmeyecegim.Tesekkür ediyorum efendim tekrar.
Sil